“Masal ve kadın” eleştirisi yazarımızın uzun uzun üzerinde durduğu bir konudur. Bu kitapta da yazar yine bu pencereden selam veriyor. Çocukların kişilik oluşumları sıfır yaştan başlar der kuramlar. Hatta anne karnında duymaya başlarlar “dış dünyayı.” Durum böyleyken çocukların çorbalarına yaşamlarının herhangi bir öğününde kattığımız her malzeme onların ruhlarını, zihinlerini, biyolojilerini elbette etkiler. Şu yaş çok önemlidir demek yanlış. Şu yaş şu kritik evre için çok önemlidir denebilir ancak. Ve kar topu gibi değdikleri karları üzerlerine ala ala “büyürler.” Aldığı oksijenden maruz kaldığı bakışa kadar her şey çok önemlidir.
Bakın kitabımız: “Ben bizim mahallenin en en cici kızıyım. Ah ben ne sevimliyim bir bilseniz. Kalbim iyilik dolu.” diye başlıyor. Büyük bir çoğunluğumuzun istediği, beklediği profili tarif ediyor. Bizim sözümüzden başka bir “yol” bilmeyen bir çocuğun kendi yolu, ergenlik sonrası bir kimliği, seçimleri, yolculukları nasıl olsun peki?
Çocuk yaramazlık da yapar, üstüne de döker, alacağı hediyeyi de seçer, hayır da der. Bu hakları ona vermeliyiz ki “birey” olmuş olsun. Sakın şunu yapma, şu yoldan yürü, bu hediyeyi al, ağaca dokunma, kuşu görme demek çocuk yetiştirmek değil olsa olsa bitki yetiştirmek olur. Onlara hitap etmeyen mitlerle, masallarla onları beslemek, onlara ait olmayan kişilikler doğurur.
Kitabı edinerek çocuklarınıza gerçek bir “çocuk” olma yolunda rehberlik edebilirsiniz.
Sevgi ve seçme hakkıyla kalın.
Değerlendiren: Sevda Çelik
Yazar:Necdet Neydim
Resimleyen: Reha Barış
Yorum Gönder
Düşünceleriniz bizim için önemli..