Kız çocukları prenses masalları ile yetiştirilip edinebilecekleri kimliklerden varabilecekleri noktalara kadar birçok hayalden ve gerçekten uzak tutulabiliyorlar. Farkımdalığı yüksek kadınların da dediği gibi, “sen kızsın yapamazsın” yakıştırmalarına karşı durabilecek bir duruş sergilemeliyiz artık hepimiz. Kadın erkek demeden kızlarımız için, erkek çocuklarımızın neyi yapabileceğini düşünüyorsak aynısını düşünmeliyiz. Çok karşılaşmışızdır, belki çoğumuz fark etmedik bile yıllardır, fark etmiyoruzdur; “bilim insanı” ifadesi “bilim adamı” diye yazılıp çiziliyor mesela.
“Kızım kalk bir su getir ağabeyine.” ifadesi nasıl da hiç mantıksız gelmiyor halen toplumun kim bilir yüzde kaçına! Kadın olarak erkeklerden şikayet edip, çocuk yetiştirmeyi kendi başımıza görev bilip aynı profilleri nasıl oluşturmayı başarıyoruz yüzyıllardır? Bravo doğrusu biz kadınlara...
Klasik kitap değerlendirmelerimden biraz farklı oldu bu giriş. Ama kitabın hissettirdikleri ve yazarımızın dikkat çekmek istediği noktalar bu ifadeler ve çok daha fazlası. Çocuklara bu kitabı sunarken bu durumları bir daha düşünebiliriz belki bu vesileyle.
Şimdi kitap hakkında biraz konuşacak olursak:
Durucuk bir “birey” olarak yetiştirilmiş bir çocuk her şeyden önce. Küçük diye düşündüklerini söyleme hakkı yok değil elbette. Ve yine küçük diye “hayır” deme hakkı da yok değil. Yapabileceklerine inanıyor ve tüm masallara inat bir erkeği kurtararak onun kahramanı oluyor. Nasıl mı? Açıp okuyun isterseniz hemen. Aman sakın Durucuk’ u kızdırmayın derim ben...
Kitabımızın hoş resimlemeleri okul öncesi çocuklar için kitabı gayet kullanışlı kılıyor. Kitabı çocuğun resimleri görebileceği şekilde okuyarak dikkatlerini çekebilir, dikkat sürelerini uzatabilirsiniz.
İlkokul için kullanırken kızlar ve erkeklerin yapabilecekleri üzerine kitabı okumadan önce sohbet edilebilir. Kitabı okuduktan sonra yine konuya dönerek çocukların kitap hakkında düşüncelerini dile getirmeleri için onlara fırsat verilebilir.
Etkinlik olarak kızlar musluk tamir etsin mesela, erkekler temizlik yapsın sınıfta.
Kız, erkek demeden sevgiyle, kahramanlıkla.
Yazar:Necdet Neydim
Resimleyen: Ahmet Koyu
Yayınevi: Gergedan Yayınları
“Kızım kalk bir su getir ağabeyine.” ifadesi nasıl da hiç mantıksız gelmiyor halen toplumun kim bilir yüzde kaçına! Kadın olarak erkeklerden şikayet edip, çocuk yetiştirmeyi kendi başımıza görev bilip aynı profilleri nasıl oluşturmayı başarıyoruz yüzyıllardır? Bravo doğrusu biz kadınlara...
Klasik kitap değerlendirmelerimden biraz farklı oldu bu giriş. Ama kitabın hissettirdikleri ve yazarımızın dikkat çekmek istediği noktalar bu ifadeler ve çok daha fazlası. Çocuklara bu kitabı sunarken bu durumları bir daha düşünebiliriz belki bu vesileyle.
Şimdi kitap hakkında biraz konuşacak olursak:
Durucuk bir “birey” olarak yetiştirilmiş bir çocuk her şeyden önce. Küçük diye düşündüklerini söyleme hakkı yok değil elbette. Ve yine küçük diye “hayır” deme hakkı da yok değil. Yapabileceklerine inanıyor ve tüm masallara inat bir erkeği kurtararak onun kahramanı oluyor. Nasıl mı? Açıp okuyun isterseniz hemen. Aman sakın Durucuk’ u kızdırmayın derim ben...
Kitabımızın hoş resimlemeleri okul öncesi çocuklar için kitabı gayet kullanışlı kılıyor. Kitabı çocuğun resimleri görebileceği şekilde okuyarak dikkatlerini çekebilir, dikkat sürelerini uzatabilirsiniz.
İlkokul için kullanırken kızlar ve erkeklerin yapabilecekleri üzerine kitabı okumadan önce sohbet edilebilir. Kitabı okuduktan sonra yine konuya dönerek çocukların kitap hakkında düşüncelerini dile getirmeleri için onlara fırsat verilebilir.
Etkinlik olarak kızlar musluk tamir etsin mesela, erkekler temizlik yapsın sınıfta.
Kız, erkek demeden sevgiyle, kahramanlıkla.
Yazar:Necdet Neydim
Resimleyen: Ahmet Koyu
Yayınevi: Gergedan Yayınları
Yorum Gönder
Düşünceleriniz bizim için önemli..